İçinde

TatlıTatlı AşkAşk

Enterotoksemi (Clostridiose)

Clostridium Perfringens bakterileri tarafından oluşturulan; genç buzağılarda, kuzularda ve koyunlarda önemli kayıplara neden olan öldürücü bir hastalıktır.

EtiyolojiEtken Clostridium perfringens’dir. Bu bakterilerin oluşturduğu toksin tiplerine göre tip A, B, C, D ve E olmak üzere 6 tiptir.

Gram pozitif ve anaerobdur. Toprakta spor formları uzun süre yaşar. Hayvanların sindirim kanalında ve toprakta saprofit olarak bulunurlar. Normal şartlarda hastalık oluşturmazlar ancak Clostridiumlar fazla miktarda toksin sentezlerse ve bu toksinin bağırsaklardan emilimi gerçekleşirse hastalık oluşur.

Bağırsak peristaltiğinin azaldığı durumlarda (ani rasyon değişikliği, rumen atonisi, rumenin fazla gıda ile dolması, protein ve karbonhidratça zengin, kaba liflerden fakir yemlerle besleme, bu besinlerden bir kısmının  sindirilmeden bağırsaklara geçmesi vb.) etken hızlıca çoğalarak fazla miktarda toksin üretir ve hastalık oluşturur.

EpidemiyolojiBütün dünyada keçi ve özellikle koyun yetiştiriciliğinin en önemli enfeksiyon hastalıklarındandır.

Tip A, 2-21 günlük veya 3 aylığa kadar olan buzağılarda, bazen erişkinlerde; 4-10 haftalık kuzular, 6-12 aylık besi kuzularında gözlenir.

Tip B, 7-10 günlük buzağılarda, bazen 10 haftalığa kadar; 1-2 haftalık süt kuzularında gözlenir.

Tip C, sığırlarda en çok tip C enfeksiyonuna rastlanır ve genellikle 3 aylıktan küçük buzağılarda, 1-2 yaşındaki bazen de daha yaşlı koyunlarda gözlenir.

Tip D, 1-4 aylık buzağılarda nadiren erişkinlerde; 1-2 aylık süt kuzularında, 6-12 aylık besi kuzularında bazen yetişkin koyun ve keçilerde ortaya çıkar.

Tip E, buzağılarda nadiren rastlanmaktadır.

Semptomlar

Cl.perfringens tip A:   İnsanlarda gazlı gangren, septisemi, gıda zehirlenmesine yol açarlar.   Buzağılarda rumende, abomasumda timpani, abomasitis, abomasum ülseri; Erişkinlerde jejunal hemorajik sendrom sonucu başlayan depresyon, ateş, dispne, abdominal ağrı, anemi ve hemoglobinüri ile kısa sürede ölüm. Sığırlarda nekrotik mastitisin etkenidir.

Cl.perfringens tip B:   Kuzu dizanterisi,  1-2 haftalık süt kuzularında akut-subakut seyirli nekrotik hemorajik enteritis (kuzu dizanterisi)ile karakterize öldürücü nitelikte bir hastalık oluşturur.   Hastalık bol süt ya da ikame süt ile fazlaca beslenenlerde abomasum ve ince bağırsak fonksiyonlarını bozduğu için daha çok görülür.   Enfeksiyondan birkaç saat sonra hastalanan hayvanlar süt emmez, karın çekik ve ağrıya duyarlıdır. Başlangıçta sarımsı, daha sonra pas kahverengisi- kanlı ishal görülür.   Opistotonus, tonik, kronik konvulsiyonlar, tetani, şuursuz dönme gibi bazı sinir sistemi semptomları da gözlenir.  Enfeksiyonun ilk defa görüldüğü sürülerde, özellikle iyi beslenmiş 1-3 günlük kuzularda perakut seyreder. Hastalık süresi daha da kısadır ve ani ölümler gözlenir.

Cl.perfringens tip C:   Koyunlarda ani ölümlere neden olduğu için koyunlarda Cl.perfringens tip C enterotoksemisine ‘Struck’ denir.    Ani yem değişikliği, soğuk ve yağış, kelebek invazyonları predispozionerdir.   Hastaların ne zaman hastalanıp öldüğü dahi bilinmeyebilir. Zira yemden kesilme, takatsizlik, sendeleme, yere düşme ve çırpınma hareketleri kısa süren semptomlar gözlenemeyebilir.  Kuzularda genellikle 1-2 saat içinde ölüm gözlenir.   Buzağılarda son dönemlerde sinirsel bulgular gözlenir.

Cl.perfringens tip D:   Koyun ve keçilerde yumuşak böbrek hastalığı olarak bilinir.   İntensif kuzu besisi yapılan işletmelerde kayıpların en önemli nedenlerindendir.   Erişkin koyunlarda daha çok görülen akut seyirli olgularda, önce sürüden ayrılma, hipersalivasyon, solunum güçlüğü gözlenir. Hayvanlar yere düşer çırpınma hareketleri gözlenir ve ölüm şekillenir.  Bazı olaylarda ishal gözlenir bu gibi olgular 2-3 gün içerisinde kendiliğinden iyileşebilir.   Hayvanlarda dikkat çekici bulgulardan biri de kan şekeri başlangıçta 30-60mg/dl’den 360mg/dl’ye kadar yükselir.

Tedavi

Ani ölümler gözlendiğinden genellikle tedaviye geç kalınır. Yetişilen olaylarda geniş spektrumlu antibiyotikler, amoksisillin, florfenikol, 3. ve 4. kuşak sefalosporinler kullanılabilir.Hiperimmun serumlar ve başlangıçtaki olaylarda toksinin emilmesini engellemek ve atılması için tıbbi kömür ve parafinler verilir.İlk olaylar ortaya çıktığında 4 haftalıktan büyük kuzular monovalan ve polivalan klostridium aşılarla zorunlu olarak aşılanır.

KorumaKorumada en önemli yol aşılamadır. Aşılama 1 ay ara ile yapılmalı ve 2.doz doğumdan en az 4 hafta önce uygulanmalıdır. Bu tip aşılama yapılan ve yeterli kolostrum alan kuzuların 8.haftada %97’sinin ve 12-16. haftada ise önemli oranının yeterli antikora sahip olduğu bildirilmiştir.Fazla miktarda şeker ve kolay sindirilebilir proteinlerin verilmesinden sakınılmalıdır.Süt aşırı miktarda verilmemelidir ve ileusdan sakınmak için süt vücut sıcaklığına yakın hale getirildikten sonra verilmelidir.Riskli sürülerde yemlere toksin bağlayıcılar eklenmesi yararlı olacaktır.

Rapor

Ne düşünüyorsun?

Teğmen

Şeyma Kabaş tarafından yazılmıştır.

Kedilerin Eosinofilik Konjunktivitisi  

Veteriner Hekimlerin Oluşturduğu Çarpıcı Anket!