Bikem Turanoğlu Homeopati, yaklaşık 200 yıl önce Alman Dr ve Eczacı Samuel Hahnemann tarafından bulunmuş bir tedavi yöntemidir. Homeopati, canlıları beden duygu ve zihin ile beraber bir bütün olarak ele alır. Yani sadece fiziksel bedende olan belirtileri değil, hem fiziksel hem duygusal hem de zihinsel belirtileri bir bütün olarak tedavi eder. Kısaca; canlıların doğuştan varolan fakat yaşam ilerledikçe çeşitli nedenlerle bozulan öz dengesini, düşen yaşam enerjisini tekrar yerine getirmeyi hedeflemektedir. Bunu homeopatik remediler ile (homeopatik ilaç) yapar. Remediler, doğada bulunan mineral, bitki ve dokuların çok özel ve çok hassas bir yöntemle hazırlanması sonucu elde edilirler. Tamamen doğal içeriklere sahiptirler.
Doğal ortamlarında yaşayan hayvanlarda kronik hastalık pek duymamışsınızdır. Örneğin, doğal ortamında yaşayan bir aslanda, kuşta obezite veya kronik kalp hastalıkları ile karşılaşmayabiliriz. Geçtiğimiz yüzyılın başlarına kadar bu durum böyleydi. Fakat, endüstri devrimi ile başlayan süreçte teknolojinin gelişmesi, doğanın değişmesi ve kirlenmesi bizlerle beraber hayvanların da doğal yaşam ortamlarının yok olması sonucu artık bu tip kronik hastalıklar, hayvanlarda da görülmeye başlandı. Günümüzde, bizimle birlikte yaşayan sevimli dostlarımızda da benzer kronik hastalıklarla karşılaşıyoruz. Homeopati ise hem kronik hem de akut durumlarda bize bir çıkış yolu sağlıyor. İnsanlarda birçok kronik ve akut hastalığa çözüm olan homeopati hayvanlarda da aynı şekilde çok olumlu sonuçlar veriyor. Tüm Dünya’da güvenle uygulanan bu yöntem etkili olmasının yanı sıra ekonomik olması ile de ön plana çıkıyor.
